Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


 
AnasayfaAnasayfa  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Antalya

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Paradiz
Admin
Admin
Paradiz


Mesaj Sayısı : 38
Rep : 0
Kayıt tarihi : 21/09/09
Nerden Nerden : Masamın Başından :)

Antalya Empty
MesajKonu: Antalya   Antalya EmptyC.tesi Şub. 27, 2010 9:50 am

Antalya 250px-Antalya_Hafen





Antalya Yat Limanı ve Kaleiçi

Antalya, Akdeniz Bölgesinde şehir. Antalya
şehri, Antalya ilinin merkezidir.
Antalya,
Türkiye’nin önemli turizm merkezlerinden biridir. Turizm,
il ve kent
merkezi ekonomisini belirler. Antalya aynı zamanda,
Türkiye'nin
büyük ölçekli göç alan kentlerinden biridir.Nüfusu 2008
itibariyle
878.000'dir.
Doğası, palmiyelerle sıralanmış bulvarları, geleneksel
mimarisini
korumuş merkezi Kaleiçi ve büyük ölçekli turizm
yatırımları ile
Türkiye'nin en önemli turizm merkezlerinden biridir



Antalya 100px-Antalya.svg





Büyükşehir Belediye logosu


Antalya’nın
Eski Adları: Attaleia, Attalia, Atalla, Sattalla, Atale,
Ataliyye,
Etaliyye, Adalin, Adalya, Antalya, M.Ö. 7. yüzyıldan itibaren
546
yılına kadar bölgede süren Lidya Krallığının egemenliğine, bu
tarihten sonra da Pers egemenliğine girmiş. Makedon Komutanı Büyük İskender, bölgedeki Pers
egemenliğine M.Ö. 336 yılında son vererek
bölgedeki bütün kentleri
işgal eder. Büyük İskender M.Ö. 323 yılında
ölünce, generalleri
arasında uzun yıllar süren savaşlar başlar ve bu
savaşlar M.Ö. 188
yılına kadar sürer. M.Ö. 2. yüzyılda Antalya'nın
batı kesimi Bergama
Kralı II. Attalos'un
eline geçer ve
Kral Akdeniz'in batı kıyısında kendi adı ile anılan
"Attalia"yı; yani
bugünkü Antalya Şehrini kurar. Bu tarihten itibaren
kent Attaleia
adıyla anılır. Daha sonra Adalia ve Adalya gibi isimler
alarak
günümüze Antalya olarak ulaşır.

Antalya 250px-Antalya_Turkey_Provinces_locator


Türkiye'deki yeri


Antalya'nın
bilinen kronolojisi:


  • M.Ö. 700 - 546:
    Lidyalılar Dönemi

  • M.Ö. 546 - 336: Persler
    Dönemi

  • M.Ö. 336 - 301: Helenistik Dönem

  • M.Ö.
    301 - 188
    : Selevkos Krallığına bağlı Pleistarkos Devlet Yönetimi

  • M.Ö.
    188 - 65
    : Pamfilya Korsanları Dönemi

  • M.Ö.
    65-MS 395
    : Roma Dönemi

  • M.S. 395 : Bizans
    Egemenliğinin Başlaması.

  • M.S. 655 : Antalya
    önlerinde Bizans ve İslam Donanmaları arasında Zat-el Şenari Savaşı
    yapılması.

  • M.S. 1085 : Süleyman Şah'ın
    Antalya'yı alması.

  • M.S. 1103 : Bizans
    Ordusu'nun, Antalya'yı Anadolu Selçuklularından geri alması.

  • M.S.
    1206
    : Anadolu Selçukluları'nın Bizans'tan şehri geri alması.

  • M.S.
    1207
    : Antalya Şehri'nin tümüyle Selçuklulara geçmesi.

  • M.S.
    1221
    : Keykubad'ın, Antalya Körfezi'nin
    doğusundaki Kalanorasa'yı ele geçirmesi.

  • M.S. 1308
    : Antalya'da Teke Beyliği'nin kurulması.

  • M.S.
    1361
    : Antalya'nın, Kıbrıs Krallığına bağlanması.

  • M.S.
    1373
    : Mehmet Bey'in Antalya'yı geri alması.

  • M.S.
    1426
    : Antalya Bölgesinin tamamen Osmanlı Devletine bağlanması.

  • M.S.
    1510
    : Hasan Halife ve adamlarının, Antalya'nın Kızılkaya
    nahiyesini basıp yağmalaması.

  • M.S. 1808 :
    Antalya'da Kadı Paşa isyanı çıkması ve bastırılması.

  • 28
    Mart 1919
    : Mondros mütarekesi uyarınca, İtalyanların Antalya'yı
    işgal etmesi.

  • 31Mayıs 1921 : İtalyan
    birliklerinin Antalya'dan çekilme kararı alması.

  • 1Haziran
    1921
    : İtalyanların, Antalya'yı boşaltmaya başlaması ve Türkiye
    Cumhuriyetinin kurulması.

Antik Dönem:

Hititler’den
önceki, yani İ.Ö. 2. binden evvelki devirlerde bu
bölgedeki durumun
ne olduğu bilinmemektedir. Hititler'in bütün Küçük
Asya'yı içine alan
büyük bir krallık kurdukları ve 2. bin yılın son
yarısında Hitit
yazılı belgelerinde sözü edilen Ahhiyava'nın (veya
Arzava'nın) bu
bölge içinde olduğu ileri sürülmektedir. Ancak Yağca
Köyü civarındaki
Karain Mağarası'nda yapılan
araştırmalarda Paleolitik
(Yontulmuş Taş) Devre
ait çakmaktaşı aletlere, hayvan hatta insan
kalıntılarına
rastlanmıştır. Aynı şekilde, Antalya'nın 25 km. batısında
keşfedilen
Beldibi Mağarası, bölgedeki tarih öncesi devirlere ışık
tutacak
niteliktedir.
Truva'nın düşüşü olarak kabul edilen İ.Ö. 1184'ten önce
bu bölgede
bir yerli halkın varlığı antik kaynaklarca ortaya
çıkmaktadır. Ancak bu
devirler ve halkı hakkında yeterli bilgi
olmadığı için bölgenin Grek
Tarihi'ni Truva'nın düşüşünden sonra
başıboş bir grubun Anadolu'nun
güneyine inerek çoğunluğunun
Pamfilya'ya geri kalan kısmının da Kilikya'ya geçerek oraya yerleştikleri tarih olarak
kabul edilen İ.Ö. 1100 olarak başlatmak gerekmektedir. Ancak bu kişiler
hakkında Perge'deki birkaç heykel kaidesindeki yazıtlar
dışında belge bulunamamıştır.
Antalya'nın içinde bulunduğu Pamfilya,
“Irkların Ülkesi” anlamına
gelmektedir. Böyle Grekçe isimli bir bölge
Anadolu'da çok azdır. Belki
de bölgeye karışık ırklara ait
toplulukların yerleşmelerinden dolayı bu
ad verilmiştir.
Pamfilya'daki Grek Ağzı, Dor
göçünden önceki Atina ile
sıkı bır ilişki göstermektedir. Truva
Savaşları'ndan yüz yıl sonra
gelen, Yunanistan'ın büyük bir bölümüne
yayılan ve Pelepones'i
egemenliği altına alan Dorlar, kendi ağızlarını
da beraberlerinde
getirmişlerdir.
Yunanistan'dan gelen bu ilk göçü, sonraları ikinci
bir göç izlemiş;
Yunanistan ve Küçük Asya'nın batı kıyılarında İyonya
ve Aiolis adını
taşıyan bölgelerde oturan Grekler, Pamfilya'ya doğru
etki ederek Perge, Aspendos ve Side gibi sömürge kentlerini oluşturmuşlardır.
Grekler'in
Antalya bölgesine yerleşmesinden sonraki 500-600 yıl,
adeta bir
karanlık devri oluşturur. Edinilen kısa bilgiler, bu yıllarda
meydana
gelen olayları ayrıştırmaktan uzaktır. İ.Ö. 6. yy'dan
başlayarak Lidya kralları topraklarını Batı Küçük Asya'ya kadar
genişletmek istemişlerdir. Bu krallardan sonuncusu olan Krezüs, herhangi ekonomik fayda
görmediği Likya ve Kilikya dışındaki bütün toprakları ele geçirmiştir.
İ.Ö. 546'da Krezüs, Pers Kralı Kyros tarafından
yenilince, bütün Lidya Krallığı Persler'in eline geçmiştir.
Pers
kralı Darius'un İ.Ö. 490'da ve on yıl sonra da Xerxes'in Yunanistan'da yurtlanma girişimlerinde
Persler, bu bölgelerden de asker toplamışlardı. Heredot'un
abartmalı sayıları ile 1.700.000 kişi
olarak sandığı Xerxes'in ordusuna
Pamfilyalılar Grek stilinde
donanmış 30 parça gemi ile katılmışlardı.
Tarihçiler onları Kalchas
ve Amphilochos un torunları olarak
belirtmektedirler.
Kendi
yurttaşlarına karşı savaşmak zorunda bırakılan
Pamfilyalılar'ın,
önemsiz bir bağlaşık olduklarına dair Kana Kraliçesi
Artemisia
Xerxes'e uyarıda bulunmuştu. Büyük bir olasılıkla, onlar da
gerçekte
isteyerek bu işe girişmemişlerdi. Bu nedenle savaş sırasında
Pamfilyalılar'a
ait herhangi bir başarıdan söz edilmemektedir.
Persler İ.Ö. 479'da
Grekler'i, Salamis ve Plataia'da toplu kırım
halinde yenmişlerdi. Bu
olay, Ege'de ve Anadolu'nun batısında yaşayan
bütün kentleri, Atina
yönetiminde kurulan bir Attika-Delos Birliği'ne
katılmaya zorladı.
Yalnız güney kıyılarındaki Likya, Pamfilya ve
Kilikya buna
katılmayıp, sürekli Pers askeri birliklerini kentlerinde
bulunduruyorlardı.
Xerxes İ.Ö. 469'da Aspendos yakınlarında bir ordu
toplamayı başarmış
ve aynı yıl içinde Atina Komutanı Kimon,
güney sahillerinde başarılı savaşlara
girişmişti. Kimon, Karla ve
Likya'da Persler'in ellerinde
bulundurdukları kentleri aldı ve onları
buradan çıkardı. Daha sonra
Kimon geride kalan askerleri ile bir zafer
daha kazandı. Bir günde
elde edilen bu çifte zaferden sonra Kimon için
Atina'da adına bir
heykel dikildi. Sonuç olarak Pers tehlikesi ortadan
kalkmış ve
güneydeki bazı kıyı kentleri Atina Deniz Birliği'ne
katılmıştır.
Pelepones Savaşları'na kadar, bir
yüzyıldan daha az süren özgürlükten sonra, 356'da Persler, Spartalılar'ın
yönetimine geçmiş olan Attika
Delos Deniz Birliği'ni ellerine
geçirdiler ve böylece barışa zorlanan
Grekler, Anadolu'daki bütün
kentleri Persler'e vermek zorunda
kaldılar.

Helenistik Dönem:

Perslerin bu ikinci egemenlik
devri, Büyük İskender'in
334 yılında
Pers egemenliğini koparmak ve Grekler'in daha önce
uğradıkları
haksızlığın öcünü almak üzere Anadolu'ya geçmesine kadar
sürmüştür.
Büyük İskender'in Batı Anadolu'dan başlayarak güneye doğru
inen
seferinde, savunmalarını kendi orduları ile yapan kentler fazla
direniş
göstermeksizin teslim oldukları için, kış mevsiminde Büyük
İskender
direniş görmeden Likya'ya
kadar sokuldu. Teker
teker kentlerin yönetimini eline aldıktan sonra,
ilkbahardan önce
Pamfilya'ya vardı. Daha o devirde Antalya kenti
kurulmadığı için
Pamfilya içinde Perge'den başlayarak bütün kentleri
(Termessos ve Sillyon hariç) fethetti.
Daha sonra bölge, İ.Ö. 323'te
Büyük İskender'in genç yaşta ölümü ile
ortaya çıkan ve geniş bir
imparatorluğu parçalamak yolunu izleyen
generallerinden Antigonos'un
yönetimi altına
geçmiştir. Fakat Antigonos'un yenilgisi ve ölümü ile
sonuçlanan İpsos
Savaşı'ndan sonra (İ.Ö. 301) Antalya bölgesi Selevkoslar'ın Asya Krallığı ile Ptolemaislar
arasında sık sık el değiştiren bir bölge olmuştur.

Enlarge
this image
Reduce
this image

Antalya Antalya_marina2

Antalya'yı
Tanıyalım Full Indir, Antalya'yı Tanıyalım Full Dinle, Antalya'yı
Tanıyalım Full Izle ,Antalya'yı Tanıyalım Download ,Antalya'yı Tanıyalım
Yükle ,Antalya'yı Tanıyalım Torrent Full, Antalya'yı Tanıyalım Free
Download ,Antalya'yı Tanıyalım ne demek ,Antalya'yı Tanıyalım nasil
oluyor ,Antalya'yı Tanıyalımücretsiz indir ,Antalya'yı Tanıyalım
fragmani, Antalya'yı Tanıyalım Filmi, Antalya'yı Tanıyalım Müzik
,Antalya'yı Tanıyalım mp3, Antalya'yı Tanıyalım Videolari ,Antalya'yı
Tanıyalım Resimleri, Antalya'yı Tanıyalım Dizileri, Antalya'yı Tanıyalım
Sorun ,Antalya'yı Tanıyalım hatasi ,Antalya'yı TanıyalımCözüm nedir,
Antalya'yı Tanıyalım ne demek ,Antalya'yı Tanıyalım nasil ,Antalya'yı
Tanıyalım Programı ,Antalya'yı Tanıyalım Kurulum ,Antalya'yı Tanıyalım
Yardim Antalya'yı Tanıyalım Türkçe indir
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.myforum.net.tc
Paradiz
Admin
Admin
Paradiz


Mesaj Sayısı : 38
Rep : 0
Kayıt tarihi : 21/09/09
Nerden Nerden : Masamın Başından :)

Antalya Empty
MesajKonu: Geri: Antalya   Antalya EmptyC.tesi Şub. 27, 2010 9:51 am

Antalya'nın
kuruluşu ve Bergama Krallığı dönemi



Ancak bir süre
sonra Pamfilya'nın batısı (bugünkü Antalya Kenti) Bergama Kralı Il. Attalos
tarafından ele
geçirilmiştir. Ne var ki, Il. Attalos'un dikkatli bir
politika
yürütmesi gerekiyordu. Çünkü egemenliklerini bir zamanlar
Manilius'tan
para karşılığında satın almış bulunan kentler Roma'nın
koruyuculuğu
altında idi. Bu nedenledir ki, Il. Attalos Romalılar için
önemli bir
liman kenti olan Side'yi almaya cesaret edemedi ve
kendi adıyla adlandırdığı Attaleia'yı -bugünkü Antalya- yeni bir
liman kenti olarak kurmak zorunda kaldı.
Son Bergama Kralı Il.
Attalos İ.Ö. 133'te çocuksuz ölünce, Bergama
Krallığı “vasiyet”
yoluyla Roma'ya geçti. İ.Ö. 129'da Küçük Asya
Eyaleti'nin
kurulmasından sonra Pamfilya'nın, bu eyaletin yönetimine
katıldığı
bilinmektedir.

Roma ve Doğu Roma Dönemi


Bundan
sonra bölgede korsanların ve korsanlara ait küçük kentlerin
önemli
rol oynadığı bir devir başlar. M.S. 2. yüzyıldan itibaren
bölgede
Hristiyanlığın yayılmaya başladığını görüyoruz. Antalya'da
bugün hala
görülen Surlar ve birçok eser bu dönemden kalmıştır. Doğu
Roma
egemenliği sırasında, M.S. 5. ve 6. yüzyıllara kadar Antalya'nın
yeni
bir gelişme devri geçirdiği biliniyor. Bu yüzyıllarda kent,
surların
dışına kadar taşmış. M.S. 7. yüzyıldan itibaren bölgede
müslüman
Araplar etkili olmaya başlamış. 1120-1206 yılları arasında ise
Antalya
yine Doğu Romalılar eline geçmiş. 1120'de Doğu Romalılar
tarafından
zapdedilen şehir, 1207'de Selçuklu Sultanı ı. Gıyaseddin
Keyhüsrev
tarafından kuşatılmış ve Kıbrıs Kralı'nın Kumandanı Gautiler
de
Montbeliard'ın kaleye yardıma koşmasına rağmen, burası Türklerin
eline
geçer. Keyhüsrev'in bu bölgeyi ele geçirmesiyle Antalya'da
Müslüman
Türk kültür dönemi başlar. Günümüze kadar kalan camiler,
medreseler
ve kütüphaneler bu dönemdeki eğitim ve kültür
faaliyetlerinin
eseridir. Antalya'nın Osmanlı denetimine girişi I.Murat
zamanında
olur.

Müslüman Türk Dönemi


Her ne
kadar 1215'te Gautler de Montbellard Kıbrıs'tan
getirdiği kuvvetlerle şehri ele geçirip Türkleri kılıçtan geçirdiyse de,
Antalya 1. Keyhüsrev
tarafından geri
alınır. XII. yüzyıl sonlarında Selçuklu Devleti sona
erince Isparta
ve Antalya arasındaki topraklar Teke Aşireti'nin bir
kolu olan
Hamidoğulları'nın egemenliğine girer. Antalya'yı ele geçiren
İlyasbeyoğlu
Dündar Bey, buranın yönetimini, kardeşi Yunus Bey'e
bırakır. Yunus
Bey'in oğulları, Antalya'da hüküm sürdüler.
Hamidoğulları'nın bu
ikinci kolu Tekeoğuları adıyla anılır. Kıbrıs
Kralı Pirre, 1361'de
Antalya'yı ele geçirdiyse de, Tekeoğulları'ndan
Mehmed Bey, 1373'de
şehri geri alır. Bunun oğlu Osman Bey zamanında
Antalya, Yıldırım
Bayezıd, buranın yönetimini Firuz Bey'e verdi (1391).
Ancak
Antalya'nın Osmanlılara geçişi konusunda kaynaklara tek bir tarih
göstermemektedir
( Oruç Bey ve Neşri'ye göre 1389-1392; İbni Kemal'e
göre 1391).
Anadolu'da
beyliklerin egemen olduğu bir dönemde, 1335-1340
tarihleri arasında
Antalya'ya gelen Arap seyyah İbn Battuta Antalya’dan
bahsederken
şöyle der:
Kent halkı, ırk ve dinlerine göre ayrı ayrı mahallelere
yerleşmişler.
Hıristiyan tüccarlar Mina adıyla anılan mahallede
otururlar. Bu
mahallenin çevresini bir sur kuşatmakta ve Cuma vakti
geceleri surun
kapıları kapatılmaktadır. Rumlar başka bir mahallede
kendi başlarına
otururlar. Onların bulundukları yer de bir surla
çevrili. Yahudilerin
de yine kendilerine ait, surla çevrili bir
mahallesi vardır.
Müslüman ahaliye gelince, bunlar asıl büyük
şehirlerde
yaşamaktadırlar. Burası bir Cuma mescidi ve medrese ile
birçok
hamamı, zengin ve tertipli büyük çarşıları ihtiva etmektedir.
Şehrin
çevresini, yukarıda kaydettiğimiz bütün mahalleleri de içine
alan
büyük bir sur Kuşatır

Ankara Savaşı'ndan sonra (1402) Teke ve
Karamoğulları'nın Antalya'yı
ele geçirme girişimleri boşa çıktı.
Antalya, Anadolu eyaletinin Teke
Sancağı'na merkez oldu (Elmalı ile
birlikte.) II. Bayezıd devri
sonlarında şehzade Korkud, bu sancağın
başında bulunuyordu. Babası
ölünce tahta çıkan Selim'e karşı (Yavuz )
burada ayaklandı. Alanya ise
Fatih döneminde 1471 yılında Gedik
Ahmed Paşa tarafından alınmıştı.

XVII. yüzyılın ikinci yarısında
Antalya'yı gezen Evliya Çelebi, üç
yanı bahçelerle çevrili şehrin
kale içinde dar sokaklı, 3 bin evli dört
mahallesi, kale dışında ise,
kuzeyde 20 Türk, 4 Rum Mahallesi
bulunduğunu, çarşının surlar
dışında yer aldığını, limanın 200 parça
gemi alacak büyüklükte
olduğunu yazar.
Osmanlı Devleti'nin Abdülmecid devrinde (1847)
çıkarmaya başladığı
salnamelerde (bugünkü anlamıyla yıllık ) Antalya,
Konya'ya bağlı olması
sebebiyle " Teke Sancağı" adıyla geçmektedir.
Antalya, XIX. yüzyıl
sonunda Konya Vilayetinin sancağı
durumundaydı.İdari bakımdan 5 kaza ve
9 nahiyeye ayrıldı. Toplam köy
sayısı 549 idi. Sancak toplam nüfusu 224
bin kişiydi. Bu nüfusun 15
binini Yörükler
oluşturuyordu. Bunlar
kışı ovalarda, yaz aylarının ise yayla adı
verilen platolarda
geçirirlerdi. Nitekim Hazine-i Evrak'ta mevcut 1840
tarihli bir
belgeden Antalya Kalesi içindeki yerlere iskanları yetersiz
olduğundan,
sur dışında bir mahalle kurulması ve oraya bir kapı
açılması ve
kiliselerin onarılması hakkındaki yazıdan, buraya sürekli
değişik
dinlerden, değişik yerlerden insanların gelerek yerleştikleri
anlaşılmaktadır.
Antalya şehri, körfezin ortasında, dik bir kayalığın
üzerinde
kurulmuştu. ve mutasarrıflık buradaydı. Üç surla çevrili olan
kentin
çok heybetli bir görünüşü vardı. Bu surların alt bölümlerinde
bulunan
geniş çukurlar, Düden Çayı'nın sularıyla dolar ve şehir, bu su
hendekleriyle
korunurdu.
XIX, yüzyıl sonunda Antalya Sancağı'na eğitim ve öğretim
faaliyetleri, 2 bin 600 öğrencinin devam ettiği 50 okulla sürdürülürdü.
Antalya'da
gerek Selçuklular, gerekse Osmanlılar döneminde merkez ve
ilçelere
60'dan fazla medresenin bulunduğu bilinir. Bugün pek çoğu
harap olmuş
bu yapıların içinde 1250 yılında Selçuklu Veziri Karatay
tarafından
yaptırılan medreseyle, Elmalı'daki Osmanlılar döneminde Ömer
Paşa
tarafından yaptırılan medrese, sağlam olarak kalmıştır.
XIX. yüzyılda
Osmanlı İmparatorluğu'nun bırakmak zorunda kaldığı
topraklardan
gelen göçmenlerin yerleştirildiği Antalya, sözü geçen
yüzyılın ikinci
yarısında Konya Vilayetine bağlanan bin sancağın (Teke)
merkezi
oldu. Birinci Dünya Savaşı'ndan önce bu sancak, adı geçen
vilayetten
ayrılarak bağımsız bir sancak haline girdi. Mütareke
döneminde şehir,
bir aralık İtalyanların işgali altındaydı. İtalyanlar
Antalya
halkına, kendilerini Türk dostu olarak göstermeye
çalışıyorlardı. Bu
amaçla, Yunan işgali bölgesinden Antalya'ya gelen
göçmenlere ve
yoksul halk tabakalarına çeşitli yardımlarda bulunuyor,
ayrıca yollar
ve okullar açıyorlardı. Çiftçiyi ve taciri kendi tarafına
çekmek
isteyen İtalyanlar, gerekli kredileri vermek üzere Banco Di
Roma'nın
Antalya'da şubelerini açmaktan geri durmadılar. Ancak şehir
çok
geçmeden boşaltıldı ve 9 Temmuz 1921 tarihinde Anadolu Hükümeti'ne
bağlandı.
Cumhuriyeti'in ilanından sonra ise Antalya vilayeti kuruldu.

Antalya'yı Tanıyalım Full Indir, Antalya'yı
Tanıyalım Full Dinle, Antalya'yı Tanıyalım Full Izle ,Antalya'yı
Tanıyalım Download ,Antalya'yı Tanıyalım Yükle ,Antalya'yı Tanıyalım
Torrent Full, Antalya'yı Tanıyalım Free Download ,Antalya'yı Tanıyalım
ne demek ,Antalya'yı Tanıyalım nasil oluyor ,Antalya'yı
Tanıyalımücretsiz indir ,Antalya'yı Tanıyalım fragmani, Antalya'yı
Tanıyalım Filmi, Antalya'yı Tanıyalım Müzik ,Antalya'yı Tanıyalım mp3,
Antalya'yı Tanıyalım Videolari ,Antalya'yı Tanıyalım Resimleri,
Antalya'yı Tanıyalım Dizileri, Antalya'yı Tanıyalım Sorun ,Antalya'yı
Tanıyalım hatasi ,Antalya'yı TanıyalımCözüm nedir, Antalya'yı Tanıyalım
ne demek ,Antalya'yı Tanıyalım nasil ,Antalya'yı Tanıyalım Programı
,Antalya'yı Tanıyalım Kurulum ,Antalya'yı Tanıyalım Yardim Antalya'yı
Tanıyalım Türkçe indir
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.myforum.net.tc
 
Antalya
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Türkiyem :: Şehirlerimiz-
Buraya geçin: